BİR ŞAİRİN GEZİ YAZILARI (BURDUR) UNUTULMAYA YÜZ TUTMUŞ BİR MESLEK AYAKKABI BOYACILIĞI
Eskiden yol boyunca sıkça gördüğümüz, günümüzde ise unutulmaya yüz tutmuş bir meslekten bahsedeceğim: Ayakkabı boyacılığı. Burdur'un derin mazisinden süzülüp gelen bu mesleğin belki de son iki temsilcisi, Karacaören Köyü'nden Özcan Tosun ve Tefenni'den Arif Tosun.
Günlerden bir gün, Tabakhane Camii'nin oradan geçerken hem ayakkabılarımı boyatmak hem de sohbet etmek için durup selam verdim.
“Ustam, kaç para boyuyorsun?” diye sordum.
“30” dedi.
“E boya bakalım,” diyerek oturdum, o boyarken biz de sohbete daldık. Adının Özcan Tosun olduğunu, Burdur Merkez Karacaören'li olduğunu söyledi. Uzun yıllar çaycılık yaptıktan sonra bu işe merak sardığını ve günlük kazancını buradan sağlamaya çalıştığını anlattı.
.jpg )
“Bu mesleğin sırrı nedir?” diye sorduğumda, yan tarafta oturan abiye dönerek gülümsedi:
“Bak, burada yıllarını bu işe vermiş bir usta var, ondan dinleyelim,” dedi.
Yanı başımdaki ustaya dönerek sordum:
“Abi, seni tanıyalım.”
“Ben Arif Tosun,” dedi. Tefenniliyim.“Yıllarca adliye önünde boyacılık yaptım.”
Ondan bu mesleğin sırrını anlatmasını istediğimde derin bir iç çekti ve gülümseyerek konuşmaya başladı:
“Bu işin sırrı, müşterinin ayakkabısını değil, gönlünü parlatmaktır. İnsanlarla sohbet etmek, onları dinlemek, derdine ortak olmaktır. Bir çift ayakkabı boyayıp, müşteriyi mutlu ediyorsan işte o zaman gerçek boyacı olmuşsundur.”
Özcan Usta da başını sallayarak ekledi:
“Eskiden caddelerde, sokaklarda her köşe başında bir boyacı vardı. Şimdi ise bizim gibi birkaç kişi kaldı. Teknoloji ilerledi, ayakkabılar değişti, insanlar artık eskisi gibi ayakkabılarını boyatmıyor. Bu meslek de yavaş yavaş yok oluyor.”
Arif Usta eline fırçayı aldı ve ekledi:
.jpg)
“Boyama işinin de bir tekniği var. Önce ayakkabıyı güzelce temizlemek lazım. Tozunu, kirini almak için fırçayla iyice ovmak gerekir. Sonra kaliteli bir boya seçmek önemli. Boyayı sürdükten sonra bir süre beklemek lazım ki deri emsin. Sonra bir bezle veya fırçayla cilalamak gerekir. En son aşamada ise parlatma için kadife bir bezle ovalarsın, işte o zaman ayakkabı ışıl ışıl olur.”
Özcan Usta söze girerek: “Bir de en önemli kısmı unutmamak lazım,” dedi. “Boyayı sürdükten sonra badem yağı kullanırsan, hem ayakkabının derisini beslersin hem de daha uzun ömürlü olmasını sağlarsın. Bunu pek kimse bilmez ama eski ustalardan öğrendiğimiz bir püf noktasıdır.”
Sohbet devam ederken, Özcan Usta bir anısını anlatmaya başladı:
“Bir gün yaşlı bir amca geldi. Ayakkabıları o kadar eskiydi ki boyasam bile pek fark etmeyecekti. ‘Bunu boyasan ne olur ki evlat, artık ömrünü doldurdu,’ dedi. Ama ben yine de boyamaya başladım. Tüm aşamaları dikkatlice uyguladım, en sonunda badem yağını sürdüm ve ayakkabılar neredeyse yeni gibi oldu. Amcanın gözleri doldu. ‘Evlat, bunlar benim gençliğimden beri giydiğim ayakkabılar, hatırası büyük. Şimdi bakınca sanki yıllar öncesine döndüm,’ dedi. İşte o zaman anladım ki bazen sadece bir ayakkabı boyamıyoruz, insanların anılarını da parlatıyoruz.”
Arif Usta da söze girerek bir anısını anlattı:
.jpg)
“Bir gün bir genç geldi yanıma, üstü başı biraz perişandı. Ayakkabıları delik deşikti, ama belli ki onları çok seviyordu. ‘Abi, bunları boyayabilir misin? Yeni gibi olur mu?’ diye sordu. Ben de gülümsedim, ‘Elimden geleni yaparım,’ dedim. Önce güzelce temizledim, boyasını sürdüm, cilaladım ve en sonunda badem yağıyla parlatıp uzattım. Çocuk ayakkabılarını eline alınca gözleri ışıldadı. ‘Abi, ben iş görüşmesine gideceğim, bunlarla içeri girmeye utanıyordum ama şimdi sanki yeni almış gibiyim,’ dedi. Aradan birkaç hafta geçti, aynı çocuk yanıma geldi.Abi işe alındım sayende dedi ve çok mutluydu.O an anladım ki bazen küçük bir dokunuş, birinin hayatında büyük değişikliklere sebep olabiliyor.”
İkisine de teşekkür ederek yanlarından ayrıldım. Bir zamanlar şehrin her köşesinde gördüğümüz, sohbetleriyle gönülleri ısıtan ayakkabı boyacıları, artık unutulmaya yüz tutmuş mesleklerin arasında yerini alıyor. Ama onların anıları ve emekleri, Burdur’un sokaklarında, eski taş kaldırımlarında yaşamaya devam edecek…
HÜSEYİN YILDIZ (KALEMŞAH ) KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI HALK ŞAİRİ








