BURDUR ADLİYESİ BAŞKANI MUSA TALİH: ‘HAK VE HUKUKUN GÜVENCESİ BAĞIMSIZ YARGIDIR

MUSA TALİH’İN 2025 ADLİ YIL AÇILIŞ KONUŞMASI

Burdur Adalet Komisyonu ve Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Musa Talih Burdur Adliyesi önünde yatığı konuşmada: “2025 yaz kararnamesi ile başsavcımız, 6 hakimimiz ve 4 Cumhuriyet savcımız Burdur'daki görevlerini tamamladılar ve ülkemizin farklı bölgelerine atandılar. Osman başsavcımız adliyenin fiziki imkanlarının iyileştirilmesi ve geliştirilmesi, hakim ve savcılarımızın lojman sorunun çözülmesi, adli hizmetin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi ve çalışma ortamındaki huzur ortamının oluşturulmasında çok önemli bir rol üstlendi. Kendisine Burdur'daki yargı teşkilatına sunduğu önemli katkılar için tekrar teşekkür ediyorum. Yine tayinen atanan hakim ve savcı meslektaşlarımız Burdur'daki görev süreleri boyunca adaletin tesisi için çalıştılar. Kendilerine de huzurlarınızda Burdur'daki hizmetleri dolayısıyla teşekkür ediyor, başsavcımıza, hakim ve savcılarımıza yeni görev yerlerinde başarılar diliyorum. 2025 yaz kararnamesiyle Hakkari başsavcımız  Harun Ünlüsoy, Burdur başsavcısı olarak atandı. Kendisi mazereti dolayısıyla şu an aramızda değil. Yine 6 hakimimiz ve 4 cumhuriyet savcımız da Burdur'a tayin oldular. Başsavcımıza, savcılarımıza ve hakimlerimize hayırlı olsun dileklerimi iletiyor görevlerinde başarılar diliyorum. Hukuk, etimolojik olarak hak kelimesinin çoğuludur. Sadece bizim dilimizde değil, Fransızca ve Almanca'da da "hukuk" yine "hak" kelimesinden türetilmiştir. Haklar ile yakın ilişkisi dolasıyla Hukukun belki yüzlerce tanımından biri de hakların tanındığı ve güvence altına alındığı sistemdir. 

Bir hakka sahip olmanız yetmez, bunun üstün bir otorite tarafından da tanınması gerekir. Devlet ve hukuk burada bir araya gelir. Bireysel hakların tanındığı, güvence altına alındığı ve ihlali halinde bunun bir yaptırıma bağlandığı sistem hukukun amacını ifa etmesi bakımından elzemdir. Hiç şüphesiz en temel insan hakkı ise yaşama hakkıdır. Yaşama hakkını güvence altına almak meşruiyetini hukuktan alan otoritenin en asli vazifesidir. En temel insan hakkı olan yaşama hakkını koruyamayan otoritenin hukuku tesis etme ve adaleti sağlama görevini yaptığından bahsedilemez. Maalesef bugün bu durumun en acı görüntülerinden birini yaşıyoruz. Filistin'de hiçbir ayrım gözetmeksizin, hesapsızca insanların yaşam hakkı elinden alınmaktadır. En temel insan hakkı olan yaşam hakkının korunmadığı yerde hukukun olduğunu söylemek mümkün değildir. Bu adli yılın uluslararası camiada hukukun hatırlandığı ve yaşam hakkını ölçüsüzce ortadan kaldıranlara hesap sorulduğu bir yıl olmasını temenni ediyorum. Hakimlerin kararları ile konuşacağına dair genel bir kabul bulunmaktadır. Bu kabul, hakimlerin yargılama yaptıkları olayda verdiği kararların gerekçesi ile toplumu ikna etmeleri gerektiğini anlatır. Ancak, hakimlerin gerekçeleri ile konuşacağı olaylar ile ilgili özellikle basında ve sosyal medyada yargılamalar yapılmakta, hakimlerin vermesi gereken kararlar dosya içeriği hakkında yeterli bilgiye sahip olmayan kişilerce belirlenmeye çalışılmaktadır. Linç kültürünün hüküm sürdüğü, savunma hakkının gözetilmediği ortamlarda sağlıklı bir muhakemeden bahsetmek mümkün değildir. Somut uyuşmazlıklarla ilgili olarak karar mercii, Anayasaya göre hakimlerdir ve Anayasa'nın 138. Maddesinde de belirtildiği üzere Hâkimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasa'ya, kanuna ve hukuka uygun olarak, vicdanî kanaatlerine göre hüküm verirler. Hakimlerin verdiği kararlar da elbetteki somut dayanakları ile birlikte eleştirilebilir. Ancak hakimlerin görevlerini daha sağlıklı bir şekilde yürütebilmesi için yargılama süreçlerine saygı gösterilmesi büyük önem arz etmektedir. Burdur özelinde şunu çok rahatlıkla ifade edebilirim ki, hakimlerimiz görevlerini bağımsız ve tarafsız şekilde Anayasa'ya, kanuna ve hukuka uygun olarak, vicdanî kanaatlerine göre ifa etmek için çalışmaktadırlar. Bu uğurda görev yapan tüm meslektaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Yine Burdur'da görev yaptığım zaman içerisinde cumhuriyet savcılarımızın da yargının işleyişine ve adaletin tesisine önemli katkı sunduklarını yakından gözlemledim. Cumhuriyet Savcılarımıza da adaletin tesisi için gösterdikleri öz verili çalışma dolayısıyla teşekkürlerimi sunuyorum. Yargılama gerçeğe ulaşmak için uygulanan yöntemin adıdır. Maddi vakıadaki gerçeğe ulaşılması halinde soyut hukuk normu maddi vakıaya uygulanacak ve adaletin tesis ettiği hüküm ortaya çıkacaktır. Bu süreç çoklu bir görev paylaşımını da beraberinde getirmektedir. Sami Selçuk'un da ifade ettiği üzere, bu süreç "kolokyum"a benzetilebilir. Yargılamanın tüm taraflarının gerçeğe ulaşmak için birlikte giriştikleri bir çaba. Bu çaba, tüm tarafların etkin bir şekilde sürecin içerisine katılması ile birlikte başarıya ulaşabilir. Bu yönüyle gerçeğe ve adalete ulaşma çabasının emekçileri olan; hakimler, Cumhuriyet savcıları ve avukatlar bu sürecin vazgeçilmez parçalarıdır. Gerçeğe ve adalete ulaşmak için görev yapan Hakim, Cumhuriyet savcısı ve Avukat meslektaşlarımın yeni adli yıllarını kutluyor başarılı bir çalışma dönemi geçirmelerini temenni ediyorum.

Adli hizmetlerin yürütülmesi, hakim ve savcıların gayreti kadar bizlerle birlikte mesai harcayan adliye ve kalem personelinin üstün çalışmaları ile mümkün olmaktadır. Şimdiye kadar çok yakından müşahade ettim ki, adliye personelimiz, fedakarca çalışmaları ve yetkinlikleri ile adaletin tesisine önemli oranda katkı sunmaktadırlar. Bu vesile ile tüm adliye personelimizin yeni adli yılını kutluyor, çalışmalarında başarılar diliyorum.
Adaletin tesisi yargı organının bağımsız ve tarafsız bir şekilde görev yapmasına bağlıdır. Bağımsızlığını sağlayamamış ve esaret altında kalmış bir devletin bağımsız ve tarafsız bir yargı hizmeti sunması düşünülemez. İki gün önce 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesinin 103. yılını idrak ettik. Esaret tehlikesini canlarını hiçe sayarak göğüslerinde parçalayan ve bağımsızlığımızı perçinleyen başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyorum. Bu vesileyle adaletin tesisi için şehit düşmüş tüm meslektaşlarımızı da rahmetle anıyorum.

Törenimize katılan tüm misafirlerimize tekrar teşekkür ediyor, 2025- 2026 adli yılının tüm dünya için adaletin tesisine hizmet edildiği bir yıl olmasını diliyor hepinizi saygıyla selamlıyorum.” dedi.

Beyza Nur AKÇAY