Flaş Haber Yeni

UÇURTMALAR GAZZELİ ÇOCUKLARIN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN GÖKYÜZÜNE BIRAKILDI

UÇURTMALAR GAZZELİ ÇOCUKLARIN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN GÖKYÜZÜNE BIRAKILDI

UÇURTMALAR GAZZELİ ÇOCUKLARIN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN GÖKYÜZÜNE BIRAKILDI

İHH Burdur İl Temsilciliği tarafından Burdur Gölü kenarı halk plajında uçurtma şenliği düzenlendi. Şenlik 10 Mayıs 2025 Cumartesi günü saat 11.00-14.00 saatleri arasında gerçekleşti. Yüz boyama etkinliği ile başlayan program uçurtma şenliği ile devam etti. program ikramlar ile son buldu.
İHH Burdur İl Temsilcisi Hüseyin Çetinkaya; “Uçurtmalar, Gazzeli çocuklar ve tutsak olan tüm çocukların özgürlüğü için gökyüzüne bırakıldı.” dedi. 
Etkinlik alanında basın açıklamasında bulunan Burdur Genç İHH Lise Birimi Başkanı Alaatdin Ay; “Gazze, son 18 aydır ağır bir kuşatma altında yaşam mücadelesi veriyor.
Bu süre boyunca binlerce Filistinli, katil İsrail’in saldırıları neticesinde
hayatını kaybederken, yüz binlercesi yerinden edildi. 7 Ekim'den bu yana
hayatını kaybeden 30 bin kişinin 18 binden fazlası çocuk, 12 binden fazlası ise
kadındır. Rahmetullahi aleyhim. Temel yaşam haklarından mahrum kalan
Gazzeli çocuklar, dünyaya gözlerini açtıkları andan itibaren ölümle, yıkımla ve
yoksullukla karşı karşıya kaldı. Ablukanın başladığı günden itibaren direnişin
sembollerinden biri haline gelen Gazzeli kadınlar, savaşın ortasında evlerini,
çocuklarını ve yaşamlarını korumak için tarihî bir mücadele verdi. En şiddetli
zulüm ve baskılar karşısında insani duruşunu, onurlu direnişini ve umudunu
kaybetmeyen Filistin halkı, insanlığa büyük bir ders verdi ve vermeye devam
ediyor.
Gazze’deki sağlık altyapısı, İsrail’in saldırıları sebebiyle tamamen çöktü.
Hastaneler ya bombalandı ya da yakıt ve tıbbi malzeme yetersizliği nedeniyle
hizmet veremez hâle geldi. Eğitim kurumları, ibadethaneler, su tesisleri ve
barınma alanları da İsrail saldırılarıyla yıkıldı. Apartheid rejiminin saldırıları, bir
halkı sistematik olarak yok etmeye yönelik vahşi katliamlardır. Bu saldırıları
gerçekleştiren işgalciler şunu çok iyi bilmelidir: Gazze yalnız değildir! Buradan
ülkemize ve uluslararası kamuoyuna sesleniyoruz: Ateşkesin başlangıcından
bu yana saldırılarına devam eden, alınan kararları uygulamayan İsrail,
uluslararası hukuka uymaya zorlanmalıdır. Bu işgal derhal durdurulmalıdır!
Bugün bu direniş, sadece bir milletin, dinin yahut coğrafyanın değil; Doğu’da
ve Batı’da henüz vicdanını yitirmemiş tüm insanlığın direnişi olmuştur. Tüm
dünyadan üniversite öğrencilerinin öncülük ettiği protestolar, dijital aktivizm
hareketleri ve en önemlisi boykot, küresel ölçekte ciddi bir fark yaratmıştır.
Adalet ve vicdan duygusunun verdiği kararlılıkla gösterdiğimiz ısrarcı tutum,
Siyonistlerin çok güvendikleri ekonomik güçlerine sağlam bir darbe
vurmuştur. Bu nedenle, tüm vicdan sahiplerini protesto, miting ve boykot
hareketlerine kararlılıkla devam etmeye davet ediyoruz.
Ablukanın ilk gününden itibaren, başta Amerika olmak üzere Batılı güçler,
katil İsrail’i desteklediklerini açıkça beyan etmekten çekinmemektedir. Trump,
Filistinlilerin Gazze’den çıkarılarak şehrin yeniden inşasından söz ediyor.
“Gazze’yi satın almak”tan, Gazze’yi ABD yetkisi altına
almaktan söz eden Trump, kanlı ve karanlık işbirlikleriyle
binlerce kilometre öteden Ortadoğu’yu dizayn etmeye
çalışıyor. Trump ve İsrail; on yıllardır İsrail’in zulümlerine
karşı topraklarını koruyan, zilleti kabul etmeyen, zorbalığa
boyun eğmeyen Filistinlileri kendi toprakları olan Gazze’den
çıkararak başka ülkelere göndermenin planlarını yapıyor. Bu ham hayalin
sahiplerine sesleniyor ve diyoruz ki: Gazze, dün olduğu gibi bugün de
Filistinlilerindir; yarın da Filistinlilerin olacaktır! Amerikan Başkanı Trump,
apartheid rejimine verdiği desteği sonlandırmalıdır.
Biliyoruz ki Gazze’de yaşananlar karşısında gösterilen tavır, devletlerin ve
milletlerin tarihine silinmemek üzere kazınacaktır. Bu süreçte kimlerin susup
kimlerin konuştuğu ve kimlerin zulme ortak olduğu unutulmayacaktır.
Türkiye, bölgesel barışın teminatı olarak, askerî gücünü bir barış elçisi
misyonuyla Filistin halkının yanında konumlandırmalıdır. Bizler, gençler
olarak, liderlerimizi katil İsrail’in karşısında durmaya, bu yolda politik anlamda
somut adımlar atmaya ve onurlu bir tavır göstermeye çağırıyoruz.
7 Ekim’den bu yana hakkı çekinmeden haykırıyoruz ve haykırmaya devam
edeceğiz: Netanyahu bir katildir. İsrail, yakın tarihin en örgütlü kötülüğüdür.
Bugün üniversite öğrencileri olarak, madden ve manen katil İsrail’in karşısında
duran bütün direnişçi kardeşlerimize selam gönderiyoruz. Bu uğurda şehit
olmuş tüm kardeşlerimizi rahmetle yâd ediyoruz. Rabbimizin Kur’an’da
buyurduğu: “Size ne oldu da Allah yolunda ve “Rabbimiz! Bizi, halkı zalim olan
bu şehirden çıkar, bize tarafından bir sahip gönder, bize katından bir yardımcı
yolla” diyen zavallı erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda savaşmıyorsunuz?”
âyetine gücümüz ölçüsünde icabet ederek katil İsrail ile mücadele etmek için
elimizden ne geliyorsa yapacağımızı açık yüreklilikle beyan ediyoruz. Ve
inanıyoruz ki: “İnsanlık vicdanı, Siyonizmi yenecektir.” dedi. 


Halil İbrahim Kara