BURDUR’DA ESKİDEN DÜĞÜN VE EĞLENCELER BÖYLE OLURDU

Burdur’un geçmişten günümüze uzanan düğün gelenekleri, toplumun birlik ve beraberliğini pekiştiren, kültürel hafızada yer eden önemli ritüellerle örülüdür
Geleneksel Burdur düğünleri, kız isteme merasimiyle başlar; ardından nişan töreni, kına gecesi, mevlit okutma, nikâh ve düğün eğlencesiyle devam ederdi.
Bu süreç yalnızca iki gencin hayatını birleştirmesinden ibaret değil, aynı zamanda mahallelinin, akrabanın, eşin dostun bir araya geldiği sosyal bir şölendi. Geleneklerin olmazsa olmazlarından biri de “buyur yemekleri” idi. Düğünden önce ya da düğün sırasında verilen bu yemekler, kalabalık sofralarda dostluğu pekiştirir, birlik ruhunu canlı tutardı.
Sünnet törenleri de en az düğünler kadar görkemli ve ritüellere bağlı gerçekleşirdi. Çocuk için düzenlenen mevlit sonrasında büyük siniler (senitler) etrafında yemekler yenir; ertesi gün ise coşku daha da artardı. O gün faytonlar süslenir, çalgıcılar ve halk çalgıları eşliğinde sokak sokak gezilirdi. Müzikli eğlenceler düzenlenir, sünnet olan çocuklar özel odalara yatırılarak ziyaretçi kabul edilirdi.
Eski Burdur düğünlerinin sembolü hâline gelen isimlerden biri ise kuşkusuz Kör Vatan’dı. Asıl adı Vatan Tuncer olan bu müzisyen, akordeonuyla düğünlerin vazgeçilmez ismiydi. Onun önderliğinde kurulan küçük müzik grubu, şehrin hemen her düğününde sahne alırdı. Çaldıkları neşeli ve hareketli parçalar, o günlerin atmosferini şekillendirirdi. Özellikle “Fasulye 2,5 Lira”, “Ya Mustafa Ya” ve “Hükümetin Önünden Geçtim” gibi şarkılar, halkı coşturan, herkesin diline dolanan eğlenceli melodilerdi.
Melisa Adınısever