MİLLETVEKİLİ ÖZÇELİK, KÜRSÜDE MEHMET AKİF ERSOY’U ANLATTI

TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi, AK Parti Burdur Milletvekili Bayram Özçelik,  “100 yıl önce Akif’i anladığımızda Balkanlarda, Kafkasya’da, Orta Doğuda, Kuzey Afrika’da ve Mavi Vatan’da oynanan oyunların Türkiye Coğrafyası üzerinden olacağını, aklını ve stratejisini başkalarının telkinlerinden, mandacılık zihniyetinden alan değil, oyun üstüne oyun kuran ve oyunları bozan bir gücün sahibi olduğumuzu anlarız” dedi.

TBMM’de tüm siyasi parti gruplarınca oy birliği ile 2021 yılının istiklal Marşı Yılı olarak kabul edilmesi üzerine TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi, AK Parti Burdur Milletvekili Bayram Özçelik,  TBMM kürsüsünde konuşma yaparak, siyasi parti gruplarına teşekkür etti.
Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un Birinci Meclis’te Burdur Milletvekili olduğunu vurgulayan Milletvekili Özçelik, 2021 yılının İstiklal Marşı Yılı olmasının Burdur Halkına gurur ve sevinç yaşattığını ifade etti.

Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy, edebiyete intikalinin 84’üncü Yıldönümünde minnetle andığını dile getiren Milletvekili Özçelik, “İstiklal Marşı Şairimiz,1. Dönem Burdur Milletvekili Mehmet AKİF Ersoy’umuzun 20 Aralık 1873 Doğum ve 27 Aralık 1936 Ölüm Yıldönümünü anmak ve anlamak adına gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Mehmet Akif Ersoy’un doğum, vefat ve İstiklal Marşı Kabulü anma günleri milletçe Akif’i yakından tanıma ve genç nesile bütün yönleriyle tanıtma günleri olmalıdır. Allah’a şükür ki, İstiklal Marşını yazan Mehmet Akif, bu marşla, milletin ana damar kodlarını her kelimesi, satırları ve dizelerinde ortaya koyarak, devletler ve medeniyetler kurarak gelen milletimizin gücünü de, özünü de gün yüzüne çıkarmıştır” dedi.

MEHMET AKİF ERSOY’UN BURDUR İLE GÖNÜLBAĞI
Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un milli mücadele döneminde Burdur’u ziyaret etmesi, ardından Burdur’un kanaat önderlerinin Mehmet Akif Ersoy’u Ankara’da ziyaret etmesi ile Burdur Milletvekilliğinin neticelendiğini kaydeden Milletvekili Özçelik, “Burdur halkı ile birlikteliği, beraberliği önce gönül, dava ve milli mücadele birlikteliğiyle başlamıştır. Milli Mücadele, Kurtuluş Savaşı öncesinde Anadolu’nun ve tüm Osmanlı coğrafyalarının uyanışında en etkili, en güçlü, en sözü kabul gören, sözleri gönüllere dokunan ve dirilişe vesile olan konuşma ve yazılarıyla rehber olmuştur. Akif, Anadolu’yu il, il dolaşırken Burdur’a da uğramış, konuşmalarda bulunmuş, bu kurulan gönül bağı ise Ankara’ya döndükten sonra Burdurlu dedelerimizin Ankara’da Mehmet Akif’i defaatle ziyaretleri sonrasında Burdur Milletvekilliği ile neticelenmiştir. 5 dönemdir Mecliste bulunan bir kardeşiniz olarak, Mehmet Akif Ersoy Gibi bir dehanın Burdur Vekilliğinin sorumluluğu ile hareket ettik. Burdur’un her ilçesine, köyüne giderken Mehmet Akif Ersoy’un düşünce dünyasındaki görüşleri de götürdük. Mehmet Akif Ersoy Anadolu’yu dolaşırken, Burdur meydanlarında konuşurken nasıl bir milletin mensubu olduğunu, manevi dünyasını zenginleştiren nasıl bir inanç mefkûresi içerisinde olduğunu, dünyada söz sahibi olduğu dönemlerde nasıl adalet ve hakkaniyeti gözettiğini, karamsar olmayan yeise düşmeyen bir kök zenginliğinin olduğunu devletimiz ve milletimizin düşmanları ile kavga, mücadele ve savaşırken de nasıl ufkunun ve inancının güçlü olduğunu, genleri ile de taşıdığı mazlumun ve mağdurun yanında yanı başında, dünyada insanlığa akıttırılan kan ve gözyaşlarına Karşı nasıl bir iman ile cehennem ateşini söndüren gözyaşı medeniyeti kurduğunu taşıdık ve taşımaya devam edeceğiz inşallah” ifadelerini kullandı.

“MEHMET AKİF’İ ÖZÜNDEN ANLAMALIYIZ”
Milletvekili Özçelik, en büyük arzusunun Mehmet Akif’in özünden anlaşılması ve anlatılması olduğunu dile getirdi.  Özçelik, “Benim en büyük arzum ilkokul, ortaokul, liselerde Mehmet Akif’i özünden anlayıp, anlatan, programlar yapan öğretmenlerin ve araştırmacıların olmasıdır. Çocukların bir disiplin içerisinde mayalanarak yoğrulmasının sağlanmasıdır. Sonrası insan odaklı hayatın her aşamasında Mehmet Akif’in düşünceleri ortaya çıkacak ve üstüne eklene eklene gençlerin ve insanımızın gönlünde makes bulacak, zaferle taçlanacak tarihi sonuçlar alınacaktır.  Mehmet Akif’i 100 yıl önce özünden anladığımız an fen ve bilimde gelişmenin batı ile yarışmanın yerli ve milli olma hedefinin de olduğunu anlarız,100 yıl önce Mehmet Akif’in söylediklerini anladığımız an, ‘Tek Dişi Kalmış Canavarların’ aldığı ambargo yaptırım kararlarını anlamlandırırız. Bu bize heyecan verir, azim verir.

Mehmet Akif’i anladığımız an, milletin adamları, liderler ve öncüler var oldukça diktatör diyenlerin neslinin devam ettiğinin, bunların daha tükenmediğinin, bu zihniyetin yok olmayacağını anlamış oluruz. 100 yıl önce Akif’i anladığımızda Balkanlarda, Kafkasya’da, Orta Doğuda, Kuzey Afrika’da ve Mavi Vatan’da oynanan oyunların Türkiye Coğrafyası üzerinden olacağını, aklını ve stratejisini başkalarının telkinlerinden, mandacılık zihniyetinden alan değil, oyun üstüne oyun kuran ve oyunları bozan bir gücün sahibi olduğumuzu anlarız. Cumhurun seçtiği Cumhurbaşkanımız ‘Safahat’ baş ucu kitabımdır diyorsa biz üniversitelerimizde ve ismini aldığı Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitemizde yeni bir anlayışla, yeni bir bakış açısı ile, çağın gençlerinin kullandığı araç, gereç argüman ve modellerle Asımın Neslini oluşturmak için, yani ‘Asım’ın nesli diyordum ya nesilmiş gerçek, işte çiğnetmedi namusunu çiğnetmeyecek’’ şuurunda, bilincinde gençlik yetiştirmek hedefinde eğitim programları yapmamızın gerekliliğine inanırız. Bunun içinde evvelsi gün TBMM Genel Kurulunda Meclis Başkanımız Mustafa Şentop’un öncülüğünde 5 Siyasi Partimizin imzalarıyla 12 Mart 1921-12 Mart 2021 İstiklal Marşının Kabulünün 100.yıl münasebetiyle, 2021 Yılı ‘‘ İstiklal Marşı Yılı ’’ olması kararlaştırılmıştır” açıklamalarında bulundu.

MİLLİ ŞAİRİN, 4 MISRALIK VASİYETİNİ OKUDU
Milletvekili Özçelik, Milli Şairimizin, ‘Toprakta gezen gölgeme toprak çekilince, Günler şu heyulâyı da er geç silecektir, Rahmetle anılmalı; ebediyet budur amma, Sessiz yaşadım, kim beni, nereden bilecektir ?” ve Âti’yi karanlık görerek azmi bırakmak, Alçak bir ölüm varsa, eminim, budur ancak, Dünyada inanmam, hani görsem de gözümle, İmanı olan kimse gebermez bu ölümle, Ey dipdiri meyyit, 'İki el bir baş içindir. Davransana... Eller de senin, baş da senindir!” dizelerini okudu. Özçelik konuşmasını  “Biz seni rahmetle, minnetle, şükranla anmaya, anlamaya anlatmaya devam edeceğiz. Ruhun şad olsun” şeklinde bitirdi.

Hayal GİRİŞİM