BURDUR OBEZİTEDE ALARM VERİYOR! UZMANDAN SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN ALTIN TAVSİYELER

Diyetisyen Uyardı: “Kahvaltıyı Atlayanların Obez Olma Riski Üç Kat Fazla”

Obezitenin tetiklediği hastalıklar, sağlıksız yaşam tarzlarının ciddiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor. Uzmanlar, diyetten çok sağlıklı beslenme alışkanlıklarının benimsenmesi gerektiğini vurguluyor.

Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de ciddi bir halk sağlığı sorunu haline gelen obezite, diyabetten kalp hastalıklarına, kısırlıktan kansere kadar birçok hastalığın başlıca nedenleri arasında yer alıyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Diyetisyen Hacer Akpınar, obezitenin yalnızca estetik bir sorun değil, doğrudan tedavi gerektiren bir hastalık olduğunu söyledi.

"Obezite Vücutta Kronik Enflamasyona Yol Açıyor"

Vücutta aşırı yağ birikiminin kronik inflamasyonu tetiklediğini belirten Akpınar, bu durumun birçok hastalığa zemin hazırladığını belirtti. Obezite sınıflandırmasında beden kitle indeksine (BKİ) dikkat çeken Akpınar, "24.9’un üzeri hafif şişmanlık, 30-35 arası birinci derece obezite, 35-40 arası ikinci derece obezite, 40 ve üzeri ise morbid obezite olarak tanımlanıyor" dedi.

Sağlıklı Beslenme, Diyetin Yerini Almalı

Toplumda ‘diyet’ kelimesinin yanlış anlaşıldığını, bunun yerine sürdürülebilir sağlıklı beslenmenin önemsenmesi gerektiğini vurgulayan Akpınar, özellikle kahvaltıyı atlayan bireylerin obeziteye yakalanma riskinin üç kat arttığını dile getirdi.

"Kahvaltı öğününü atlamak, hazır gıda tüketmek ve masa başı işler nedeniyle hareketsiz kalmak obezite riskini ciddi şekilde artırıyor. Beslenme düzeni oluşturulmalı, öğün planlaması yapılmalı ve kalori dengesi sağlanmalıdır. Kilo vermek için alınan enerji harcanan enerjiden az olmalıdır."

Uyku ve Su Tüketimi de Belirleyici

Obeziteyle mücadelede yalnızca beslenmenin değil, uyku düzeninin de önemli rol oynadığını söyleyen Akpınar, 23.00’ten sonra yemek yenilmemesi ve gece 02.00’ye kadar uyanık kalınmaması gerektiğine dikkat çekti. "Obezite hormonlarının salgılandığı 23.00-02.00 saatleri arasında uyanık olmak, bu hormonları olumsuz etkiliyor. Uyku öncesi 2-3 saatlik açlık süresi şart" dedi.

Günlük su tüketiminin de kişiye özel hesaplanması gerektiğini söyleyen Akpınar, "Kilo başına 30 ml su tüketilmeli. Örneğin 60 kiloluk biri günde yaklaşık 1.800 ml su içmeli. Yaz aylarında veya spor yapan kişilerde bu miktar artmalıdır" dedi.

Tuz Tüketiminde Tehlikeli Sınır Aşılıyor

Diyetisyen Akpınar, tuz tüketiminin de obezite üzerinde etkili olduğunu vurgulayarak şu bilgileri paylaştı:

"Dünya Sağlık Örgütü günde 5 gram tuz öneriyor. Ancak Türkiye’de bu miktar 15-20 gram arasında. Fazla tuz tüketimi, hipertansiyon, ödem ve kardiyovasküler hastalıkların yanı sıra obezite riskini de artırıyor."

Mine Kaya